Ana Sayfa / Kararlar / Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Mersin Orman İşletme Müdürlüğü / 2016/520300-Personel Servis Aracı Kiralanması
Bilgi
İKN
2016/520300
Başvuru Sahibi
Elizan Bilişim Taşımacılık Turizm Temizlik Gıda İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti.
İdare
Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Mersin Orman İşletme Müdürlüğü
İşin Adı
Personel Servis Aracı Kiralanması
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2017/008  
: 78  
: 08.02.2017  
: 2017/UH.III-527  
TOPLANTIYA KATILAN ÜYELER:  
Başkan: Hamdi GÜLEÇ  
Üyeler: II. Başkan Şinasi CANDAN, Osman DURU, Erol ÖZ, Köksal SARINCA, Dr. Ahmet  
İhsan ŞATIR, Hasan KOCAGÖZ, Mehmet ATASEVER, Oğuzhan YILDIZ  
BAŞVURU SAHİBİ:  
Elizan Bilişim Taşımacılık Turizm Temizlik Gıda İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti.,  
Cumhuriyet Mah. Gazi Mustafa Kemal Bulvarı No: 288 Örenses Apt. Kat: 1/6  
Yenişehir/MERSİN  
İHALEYİ YAPAN İDARE:  
Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Mersin Orman İşletme Müdürlüğü,  
Üç Ocak Mah. 117. Cadde No:2 33039 Akdeniz/MERSİN  
BAŞVURUYA KONU İHALE:  
2016/520300 İhale Kayıt Numaralı “Personel Servis Aracı Kiralanması” İhalesi  
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:  
Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Mersin Orman İşletme Müdürlüğü tarafından  
23.12.2016 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen “Personel Servis Aracı Kiralanması”  
ihalesine ilişkin olarak Elizan Bilişim Taşımacılık Turizm Temizlik Gıda İnş. San. ve Tic.  
Ltd. Şti.nin 05.01.2017 tarihinde yaptığı şikâyet başvurusunun, idarenin 09.01.2017 tarihli  
yazısı ile reddi üzerine, başvuru sahibince 18.01.2017 tarih ve 3567 sayı ile Kurum  
kayıtlarına alınan 18.01.2017 tarihli dilekçe ile itirazen şikâyet başvurusunda bulunulmuştur.  
Başvuruya ilişkin olarak 2017/214 sayılı itirazen şikâyet dosyası kapsamında yapılan  
inceleme neticesinde esas inceleme raporu tanzim edilmiştir.  
KARAR:  
Esas inceleme raporu ve ekleri incelendi.  
İtirazen şikâyet dilekçesinde özetle,  
1) İhale üzerinde bırakılan istekli Mersin Ade Turizm İnş. Otomotiv Nakliyat Taah.  
San. ve Tic. Ltd. Şti.nin hisselerinin tamamına sahip Abdulkadir Böke hakkında;  
Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesinde 2013/268 esas dosya numarası ile kamu davası  
açıldığı, söz konusu davaya ilişkin olarak yapılan yargılamanın sonucunda adı geçen kişinin  
özel belgede sahtecilik suçundan hapis cezası ile cezalandırıldığı, ancak hükmün  
açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği, bu doğrultuda adı geçen kişinin ihale dosyası  
kapsamında sahte bilanço sunduğu hususunun ihaleyi yapan idare tarafından tespit edildiği  
anlaşıldığından, söz konusu hususların 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 10’uncu  
maddesinin dördüncü fıkrasının “e” ve “h” bendi ile 58 ve 59’uncu madde kapsamında  
değerlendirmesi gerektiği,  
Adı geçen kişinin Mersin Orman Bölge Müdürlüğü tarafından daha önce yapılan  
2006/161589 ihale kayıt numaralı ihalesine katıldığı, bu ihalede adı geçen kişi tarafından  
resmi belgede sahtecilik yapıldığının tespit edildiği, bu hususun savcılığa intikali üzerine adı  
geçen kişi hakkında Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesinde 2014/201 sayılı esas dosya numarası  
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2017/008  
: 78  
: 08.02.2017  
: 2017/UH.III-527  
ile kamu davası açıldığı, söz konusu davaya ilişkin olarak verilen mahkeme kararının temyiz  
edildiği, temyiz edilen bu davanın Yargıtay aşamasında olduğu, bu durumda adı geçen kişi  
hakkında aynı idare tarafından yapılan önceki ihalesinde resmi belgede sahtecilik yapıldığı  
tespit edildiğinden, söz konusu hususların 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 10’uncu  
maddesinin dördüncü fıkrasının “f” ve “h” bendine aykırı olduğu, ayrıca adı geçen kişi  
hakkında açılan kamu davasına ilişkin yargılamanın sonlanmadığından bu durumun anılan  
Kanun’un 58 ve 59’uncu maddesi kapsamında değerlendirmesi gerektiği,  
Adı geçen kişi hakkında Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesinde 2006/229 sayılı esas ile  
kamu davası açıldığı, söz konusu davaya ilişkin olarak yapılan yargılamanın sonucunda adı  
geçen kişi hakkında 5 yıl hapis cezası verildiği, bahse konu kararın sanık tarafından temyiz  
edildiği ve kararın bozulduğu, bunun üzerine davanın Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesinde  
2013/57 sayılı dosya ile yeniden görüldüğü, mahkeme kararının tekrar temyiz edildiği, temyiz  
edilen bu davanın Yargıtay aşamasında olduğu, dolayısıyla yargılanmanın sonlanmadığı, yani  
Yargıtay tarafından söz konusu kararının onanması aşamasına kadar yargılanmanın sona  
ermediği, zira ilk derece mahkemesi tarafından verilen hüküm yargılama sonu olmadığı, öte  
yandan beraat kararı verilmiş olsa dahi işbu hükümle Yargıtay tarafından “onama kararı”  
verilene kadar kişinin hukuk aleminde ve dosyada taraf ve sanık sıfatının devam ettiği, ilk  
derece mahkemesi tarafından verilen hüküm Yargıtay incelenmesi sonucunda verilen onama  
kararı ile kesinleşmesi halinde yargılanmanın sona erdiğinin söylenebileceği, dolayısıyla  
yargılama sonlanmadığından bu durumun anılan Kanun’un 58 ve 59’uncu maddesi  
kapsamında değerlendirmesi gerektiği,  
2) İhale konusu kapsamında kendi malı olarak istenilen araçların tevsiki amacıyla  
noter veya serbest muhasebeci mali raporunun sunulması gerektiği, ancak anılan istekli  
tarafından bu yönde bir belgelendirme yapılmadığı,  
3) Yaklaşık maliyetin mevzuata uygun şekilde hesaplanmadığı iddialarına yer  
verilmiştir.  
Başvuru sahibinin iddialarının değerlendirilmesi sonucunda aşağıdaki hususlar tespit  
edilmiştir.  
İhale konusu işe ait İdari Şartname’nin “İhale konusu işe ilişkin bilgiler” başlıklı 2’nci  
maddesinde “2.1. İhale konusu hizmetin;  
a) Adı: Personel Servis Aracı Kiralanması  
b) Miktarı ve türü:  
2017 Yılında, 250 mesai günü süre ile 4 adet 14-21, 4 adet 27-31 ve  
ile personel servis hizmeti alımı.  
1
adet 36-41 kişilik araç  
Ayrıntılı bilgi idari şartnamenin ekinde yer almaktadır.  
c) Yapılacağı yer: Mersin İl merkezi sınırları içinde olup, birim fiyat teklif cetvelinde  
belirtilen güzergahlardır …” düzenlemesi yer almaktadır.  
Anılan Şartname’nin “Teklif ve sözleşme türü” başlıklı 19’uncu maddesinde 19.1.  
İstekliler tekliflerini, her bir kalemi için teklif edilen birim fiyatlarının miktarlarla çarpımı  
sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat şeklinde vereceklerdir. İhale sonucu, ihale  
üzerinde bırakılan istekliyle her bir kalemi için teklif edilen birim fiyatların miktarlarla  
çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır.  
düzenlemesi,  
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2017/008  
: 78  
: 08.02.2017  
: 2017/UH.III-527  
Aynı Şartname’nin “Kısmi teklif verilmesi” başlıklı 20 nci maddesinde “20.1. Bu  
ihalede işin tamamı için teklif verilecektir …” düzenlemesi yer almaktadır.  
.
Yukarıda aktarılan düzenlemelere göre başvuruya konu ihalenin adının  
Personel  
Servis Aracı Kiralanması işi olduğu, söz konusu ihale sonucunda ihale üzerine bırakılan  
istekliyle birim fiyat sözleşme imzalanacağı anlaşılmış olup bu ihale kapsamında kısmi teklif  
verilmesine izin verilmediği görülmüştür.  
Başvuruya konu ihalenin süreci özetle şöyledir:  
23.12.2016 tarihinde gerçekleştirilen ihaleye 3 (üç) istekli tarafından teklif verilmiştir.  
Söz konusu isteklilerden, Böke Özel Eğitim Öğretim Turizm Taşımacılık Temizlik Oto Emlak  
Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti. nin teklifinin, İdari Şartname’nin 7.5.2’nci maddesinin birinci  
fıkrası gereğince değerlendirme dışı bırakıldığı,  
İhale komisyonu tarafından, verilen tekliflerin değerlendirilmesi sonucunda ihalenin  
Mersin Ade Turizm İnş. Otomotiv Nakliyat Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti. üzerinde bırakıldığı,  
başvuru sahibi Elizan Bilişim Taşımacılık Turizm Temizlik Gıda İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti.nin  
ise ekonomik açıdan en avantajlı ikinci teklif olarak belirlendiği 26.12.2016 onay tarihli ihale  
komisyonu kararından anlaşılmıştır.  
1) Başvuru sahibinin 1’inci iddiasına ilişkin olarak:  
İhale üzerinde bırakılan istekli Mersin Ade Turizm İnşaat Otomotiv Nakliyat Taah.  
San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından teklif dosyası kapsamında 18.02.2016 tarihli ve 9014 sayılı  
Ticaret Sicil Gazetesi nüshasının sunulduğu, söz konusu Ticaret Sicil Gazetesi’nde, şirketin  
tek kişilik Limited şirket haline geldiği, Abdülkadir Böke’nin aksi karar alınıncaya kadar  
müdür olarak seçildiği, şirketi münferiden temsil ve ilzama yetkili ve şirketin tüm hisselerinin  
(%100) sahibinin adı geçen kişi olduğu anlaşılmıştır.  
Başvuru sahibi tarafından idareye yapılan şikâyet başvurusu üzerine, idarece başvuru  
sahibinin iddialarına ilişkin yapılan incelemeye esas olmak üzere idarenin 06.01.2017 tarih,  
E.54172 sayılı ve 06.01.2017 tarih, E.54132 sayılı yazıları ile Mersin 3. Ağır Ceza  
Mahkemesi ve Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesinden ihale üzerinde bırakılan istekli Mersin  
Ade Turizm İnşaat Otomotiv Nakliyat Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti.nin müdürü (hisselerin  
%100’üne sahip) Abdülkadir Böke hakkında ihaleye fesat karıştırma suçundan dolayı  
soruşturma veya kovuşturma olup olmadığı hususunun taraflarına bildirilmesinin istenildiği,  
Söz konusu yazılara istinaden, Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından gönderilen  
06.01.2017 tarih ve 2013/268 dosya nolu Esas yazısı ile “Abdülkadir Böke hakkında  
mahkememizde ihaleye fesat karıştırmak suçundan kamu davası açılmış olup buna dair  
iddianamenin ekte gönderildiği  
Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından gönderilen 06.01.2017 tarih ve 2017/7  
Muh. sayılı yazısı ile Abdülkadir Böke hakkında yapılan UYAP sorgulaması neticesine çıkan  
dava dosyalarına ait gerekçeli karar ve iddianame suretlerinin yazı ekinde ekte gönderildiği”  
belirtilmiştir.  
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2017/008  
: 78  
: 08.02.2017  
: 2017/UH.III-527  
Başvuru sahibinin “Anılan isteklinin hisselerinin tamamına sahip Abdulkadir Böke  
hakkında Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesinde 2013/268 esas dosya numarası ile kamu davası  
açıldığı, söz konusu davaya ilişkin olarak yapılan yargılamanın sonucunda adı geçen kişinin  
özel belgede sahtecilik suçundan hapis ceza ile cezalandırıldığı, ancak hükmün  
açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği, bu doğrultuda adı geçen kişinin ihale  
dosyası kapsamında sahte bilanço sunduğu hususunun ihaleyi yapan idare tarafından tespit  
edildiği anlaşıldığından, söz konusu hususların 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 10’uncu  
maddesinin dördüncü fıkrasının “e” ve “h” bendi ile 58 ve 59’uncu madde kapsamında  
değerlendirmesi gerektiği”ne yönelik iddialarına ilişkin yapılan inceleme aşağıda yer almakta  
olup, söz konusu iddiaların üç başlık altında incelenmesi gerektiği anlaşılmıştır.  
İdarece gönderilen bilgi ve belgelerin incelenmesi neticesinde söz konusu iddiaya  
ilişkin olarak aşağıdaki hususlar tespit edilmiştir.  
Mersin Ade Turizm İnşaat Otomotiv Nakliyat Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti.nin  
hisselerinin tamamına sahip (müdür) Abdülkadir Böke hakkında Mersin Cumhuriyet  
Başsavcılığı’nın 03.03.2008 tarih ve 2008/162 iddia nolu iddianamesi ile adı geçen kişi  
hakkında ihaleye fesat karıştırmak, özel hayatın gizliliğini ihlal etmek ve tehdit suçu  
işlediğinden bahisle cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı, söz konusu dava üzerine  
Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda 30.07.2009 tarih,  
2008/110 esas ve 2009/290 sayılı karar ile adı geçen kişi hakkında ihaleye fesat karıştırma  
suçunun unsurları itibariyle oluşmaması nedeniyle beraatine ve Karayolları Genel Müdürlüğü  
5. Bölge Müdürlüğü’nde 15.12.2005 tarihli ihalede sundukları bilançonun sahte olma  
ihtimaline binanen özel evrakta sahtecilik suçundan dolayı kararın kesinleşmesine müteakip  
gereği yapılması hususunda Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmasına  
karar verildiği, verilen kararın, müdahil vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 5. Ceza  
Dairesinin 20.05.2013 tarih, 2012/4715 esas ve 2013/5407 sayılı kararı ile bozulduğu, bunun  
üzerine Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından bozma ilamının uyulmasına karar  
verildiği, yapılan yargılama sonucunda 04.02.2014 tarih, 2013/268 esas ve 2014/23 sayılı  
karar ile adı geçen kişi hakkında “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına” kararı  
verildiği, bu kararın 24.03.2014 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.  
Bu çerçevede başvuru sahibinin söz konusu hususların  
4734 sayılı Kamu İhale  
Kanunu’nun 10’uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (e) bendi kapsamında değerlendirilmesi  
gerektiğine” yönelik iddiasına ilişkin yapılan inceleme aşağıda yer almaktadır:  
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “Tanımlar” başlıklı 4’üncü maddesinde istekli  
Mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinin ihalesine teklif veren tedarikçi, hizmet sunucusu  
veya yapım müteahhidini,” olarak tanımlanmıştır.  
Anılan Kanun’un “İhaleye katılımda yeterlik kuralları” başlıklı 10’uncu maddesinde  
“… Aşağıda belirtilen durumlardaki istekliler ihale dışı bırakılır:  
e) İhale tarihinden önceki beş yıl içinde, mesleki faaliyetlerinden dolayı yargı  
kararıyla hüküm giyen.  
Bu madde kapsamında istenen belgelerden hangilerinin taahhütname olarak  
sunulabileceği Kurum tarafından belirlenir. Gerçeğe aykırı hususlar içeren taahhütname  
sunulması veya ihale üzerinde kalan istekli tarafından taahhüt altına alınan durumu tevsik  
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2017/008  
: 78  
: 08.02.2017  
: 2017/UH.III-527  
eden belgelerin sözleşme imzalanmadan önce verilmemesi halinde bu durumda olanlar ihale  
dışı bırakılarak geçici teminatları gelir kaydedilir.” hükmü,  
Hizmet Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin “İhale dışı bırakılma” başlıklı  
51’inci maddesinde “(1) Kanunun10 uncu maddesinde yer alan hükümler gereğince;  
d) İhale tarihinden önceki beş yıl içinde, mesleki faaliyetlerinden dolayı yargı  
kararıyla hüküm giyen,  
aday ve istekliler ihale dışı bırakılır.  
(2) İhale üzerinde kalan istekliden, birinci fıkranın (a), (b), (c), (ç), (d) ve (f)  
bentlerinde belirtilen durumlarda olmadığına dair belgelerin sözleşme imzalanmadan önce  
istenilmesi zorunludur. Bu belgelerin ihale tarihinde isteklinin anılan bentlerde belirtilen  
durumlarda olmadığını göstermesi gerekir.” hükmü yer almaktadır.  
İdari Şartname’nin “İhale dışı bırakılma ve yasak fiil veya davranışlar” başlıklı  
10’uncu maddesinde “10.1. İsteklilerin, ihale tarihinde 4734 sayılı Kanunun 10 uncu  
maddesinin dördüncü fıkrasının (a), (b), (c), (d), (e), (g) ve (i) bentlerinde belirtilen  
durumlarda olmaması gerekmektedir. Anılan maddenin dördüncü fıkrasının (c) ve (d) bentleri  
hariç, bu durumlarında değişiklik olan istekli, İdareye derhal bilgi verecektir. İhale üzerinde  
kalan istekli ise sözleşmenin imzalanmasından önce, ihale tarihinde 4734 sayılı Kanunun 10  
uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (a), (b), (c), (d), (e) ve (g) bentlerinde belirtilen  
durumlarda olmadığına ilişkin belgeleri verecektir.  
10.2. Bu Şartnamenin  
9
uncu maddesi uyarınca ihaleye katılamayacak olanlar ile  
4734 sayılı Kanunun 10 uncu maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca ihale dışı bırakılma  
nedenlerini taşıyan istekliler değerlendirme dışı bırakılır.  
10.3. 4734 sayılı Kanunun 11 inci maddesi uyarınca ihaleye katılamayacak olanlar ile  
17 nci maddesinde sayılan yasak fiil veya davranışta bulunduğu tespit edilenler hakkında,  
ayrıca fiil veya davranışın özelliğine göre aynı Kanunun Dördüncü Kısmında belirtilen  
hükümler uygulanır.” şeklinde,  
Anılan Şartname’nin “Sözleşmeye davet” başlıklı 39’uncu maddesinde “…39.2.  
İsteklinin, bu davet yazısının bildirim tarihini izleyen on gün içinde yasal yükümlülüklerini  
yerine getirerek sözleşmeyi imzalaması zorunludur.” şeklinde  
,
Aynı Şartname’nin “Sözleşme yapılmasında isteklinin görev ve sorumluluğu” başlıklı  
41’inci maddesinde ise 41.1. İhale üzerinde bırakılan istekli, sözleşmeye davet yazısının  
bildirim tarihini izleyen on gün içinde, ihale tarihinde 4734 sayılı Kanunun 10 uncu  
maddesinin dördüncü fıkrasının (a), (b), (c), (d), (e) ve (g) bentlerinde sayılan durumlarda  
olmadığına dair belgeler ile kesin teminatı verip diğer yasal yükümlülüklerini yerine getirerek  
sözleşmeyi imzalamak zorundadır. Sözleşme imzalandıktan sonra geçici teminat iade  
edilecektir.” şeklinde düzenlemeler yapılmıştır.  
Aktarılan Kanun’un “İhaleye katılımda yeterlik kuralları” başlıklı 10’uncu maddesinin  
son fıkrasında yer alan hükme göre söz konusu madde kapsamında istenen belgelerden  
hangilerinin taahhütname olarak sunulabileceği Kurum tarafından belirlenmektedir. Bu  
hüküm doğrultusunda, isteklilerin teklif dosyaları kapsamında “İhale tarihinden önceki beş  
yıl içinde, mesleki faaliyetlerinden dolayı yargı kararıyla hüküm” giyip giymediğine ilişkin  
olarak belge sunmalarına gerek bulunmamakta, ancak teklif mektuplarına ilişkin standart  
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2017/008  
: 78  
: 08.02.2017  
: 2017/UH.III-527  
formun 2’nci maddesinde yer alan düzenleme uyarınca, istekliler Kanunun 10’uncu  
maddesinin dördüncü fıkrasının (a),(b),(c),(d),(e) ve (g) bentlerinde belirtilen durumlarda  
olmadıklarına ve olmayacaklarına ilişkin olarak taahhüt vermektedirler.  
Diğer taraftan, Hizmet Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin yukarıda aktarılan  
“İhale dışı bırakılma” başlıklı 51’inci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan hükme göre ihale  
üzerinde kalan istekliden, birinci fıkranın (a), (b), (c), (ç), (d) ve (f) bentlerinde belirtilen  
durumlarda olmadığına dair belgelerin sözleşme imzalanmadan önce istenilmesinin zorunlu  
olduğu, bu çerçevede, “ihale tarihinden önceki beş yıl içinde, mesleki faaliyetlerinden dolayı  
yargı kararıyla hüküm” giyip giymediği hakkındaki belgelerin yalnızca ihale üzerinde  
bırakılan istekli tarafından sunulacak belge olarak belirlenmiştir.  
Bu doğrultuda anılan isteklilerin sundukları birim fiyat teklif mektuplarında Kamu  
İhale Kanunu’nun 10’uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (e) bendi kapsamında “ihale  
tarihinden önceki beş yıl içinde, mesleki faaliyetlerinden dolayı yargı kararıyla hüküm” giyip  
giymediği hakkındaki duruma ilişkin tevsik edici belge veya belgeleri sözleşme  
imzalanmadan önce idareye sunacakları yönünde beyanda bulundukları görülmüştür.  
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümleri ve açıklamalar çerçevesinde ihale tarihi  
itibariyle “İhale tarihinden önceki beş yıl içinde, mesleki faaliyetlerinden dolayı yargı  
kararıyla hüküm” giydiği tespit edilen isteklilerin ihale dışı bırakılacakları, isteklilerin anılan  
durumlarda olmadığına dair taahhütlerine ilişkin belgelerin sözleşme imzalanmadan önce  
istenilmesinin zorunlu olduğu ve gerçeğe aykırı hususlar içeren taahhütname sunulması veya  
taahhüt altına alınan durumu tevsik eden belgelerin sözleşme imzalanmadan önce  
verilmemesi halinde uygulanacak yaptırımların kamu ihale mevzuatında belirtildiği, bu  
çerçevede ihalede gelinen durum itibariyle anılan isteklilerin yalnızca söz konusu hususa  
yönelik taahhütlerinin dikkate alınarak işlem tesis edilmesi gerektiği, söz konusu  
taahhütlerine yönelik değerlendirmenin ise isteklilerin sözleşme imzalanmadan önce  
sunmaları gereken belgeler üzerinden yapılması gerektiği anlaşılmıştır.  
Bu itibarla başvuru sahibinin söz konusu iddiasının yerinde olmadığı sonucuna  
ulaşılmıştır.  
Başvuru sahibinin söz konusu hususların “4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun  
10’uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (h) bendi kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine”  
yönelik iddiasına ilişkin yapılan inceleme aşağıda yer almaktadır:  
Anılan Kanun’un “İhaleye katılımda yeterlik kuralları” başlıklı 10’uncu maddesinde  
“… Aşağıda belirtilen durumlardaki istekliler ihale dışı bırakılır:  
h) Bu maddede belirtilen bilgi ve belgeleri vermeyen veya yanıltıcı bilgi ve/veya sahte  
belge verdiği tespit edilen.  
Bu madde kapsamında istenen belgelerden hangilerinin taahhütname olarak  
sunulabileceği Kurum tarafından belirlenir. Gerçeğe aykırı hususlar içeren taahhütname  
sunulması veya ihale üzerinde kalan istekli tarafından taahhüt altına alınan durumu tevsik  
eden belgelerin sözleşme imzalanmadan önce verilmemesi halinde bu durumda olanlar ihale  
dışı bırakılarak geçici teminatları gelir kaydedilir.” hükmü,  
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2017/008  
: 78  
: 08.02.2017  
: 2017/UH.III-527  
Hizmet Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin “İhale dışı bırakılma” başlıklı  
51’inci maddesinde “(1) Kanunun10 uncu maddesinde yer alan hükümler gereğince;  
g) Bu Yönetmelik hükümlerine göre idareler tarafından belirlenen bilgi ve belgeleri  
vermeyen veya yanıltıcı bilgi ve/veya sahte belge verdiği tespit edilen,  
aday ve istekliler ihale dışı bırakılır.  
...” hükmü yer almaktadır.  
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 10’uncu maddesi kapsamında ihalelere katılımda  
yeterlik kriterleri ayrıntılı olarak belirlenmiş olup, bu çerçevede işi yapabilecek nitelikte olan  
isteklilerin ihaleye katılımını sağlamak amacıyla idarelerce ekonomik ve mali yeterlik ile  
mesleki ve teknik yeterliklerin belirlenebilmesine için gerekli olan bilgi ve belgeler  
sayılmıştır. Ayrıca bu bilgi veya belgelerden hangilerinin yeterlik değerlendirmesinde  
kullanılacağının ihale dokümanında belirtileceği hüküm altına alınmıştır.  
Anılan Kanun’un dördüncü fıkrasında belirtilen durumlarda olan isteklilerin ise ihale  
dışı bırakılacağı, bu madde kapsamında istenen belgelerden hangilerinin taahhütname olarak  
sunulabileceğinin Kurum tarafından belirleneceği, gerçeğe aykırı hususlar içeren taahhütname  
sunulması veya ihale üzerinde kalan istekli tarafından taahhüt altına alınan durumu tevsik  
eden belgelerin sözleşme imzalanmadan önce verilmemesi halinde bu durumda olan  
isteklilerin ihale dışı bırakılarak geçici teminatlarının gelir kaydedileceği hüküm altına  
alınmıştır. Bu kapsamda anılan Kanun’un dördüncü fıkrasının (h) bendinde yer alan Bu  
maddede belirtilen bilgi ve belgeleri vermeyen veya yanıltıcı bilgi ve/veya sahte belge verdiği  
tespit edilen.” hükmünden anlaşılması gereken bilgi ve belgelerin, 4734 sayılı Kanun’un  
10’uncu maddesi hükmü uyarınca ihaleye katılımda ekonomik ve mali ile mesleki ve teknik  
yeterliklerin belirlenebilmesi için idarelerce istenebilecek bilgi ve belgeler ile anılan  
Kanun’un dördüncü fıkrası hükmü uyarınca Kurum tarafından taahhütname olarak belirlenen  
bilgi ve belgeler olduğu anlaşılmaktadır.  
Bu noktada ihaleye katılımda idarelerce ekonomik ve mali yeterlik ile mesleki ve  
teknik yeterliklerin belirlenebilmesine için gerekli olan bilgi ve belgelerin ihaleye ilişkin  
ilanda ve ihale dokümanında yer alan belgeler olması gerektiği, buradan hareketle anılan  
Kanun’un dördüncü fıkrasının (h) bendinde yer alan “Bu maddede belirtilen bilgi ve belgeleri  
vermeyen veya yanıltıcı bilgi ve/veya sahte belge verdiği tespit edilen.” hükmünün her  
ihalenin kendi içinde değerlendirilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır. Dolayısıyla, ihaleye  
katılan istekli/istekliler tarafından başka bir ihale kapsamında 4734 sayılı Kamu İhale  
Kanunu’nun 10’uncu maddesi çerçevesinde ihaleye katılımda ekonomik ve mali ile mesleki  
ve teknik yeterliklerinin belirlenebilmesi için idarelerce istenilen bilgi ve belgeler ile anılan  
Kanun’un dördüncü fıkrası hükmü uyarınca Kurum tarafından taahhütname olarak belirlenen  
bilgi ve belgeleri vermediği veya yanıltıcı bilgi ve/veya sahte belge verdiğinin tespit edilmesi  
üzerine ihale dışı bırakılan bir istekli/isteklilerin, itirazen şikâyete konu ihale kapsamında  
hakkında bu yönde bir tespit bulunmaması durumunda anılan Kanun’un dördüncü fıkrasının  
(h) bendi gereğince ihale dışı bırakılamayacağı anlaşılmıştır.  
Öte yandan, başvuru sahibi tarafından, ihale üzerinde bırakılan istekli tarafından ihale  
konusu kapsamında isteklilerin ihaleye katılımını sağlamak amacıyla idarece belirlenen  
ekonomik ve mali yeterlik ile mesleki ve teknik yeterliğe yönelik bilgi ve belgeleri vermediği  
veya yanıltıcı bilgi ve/veya sahte belge verdiği yönünde bir iddiasının da bulunmadığı  
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2017/008  
: 78  
: 08.02.2017  
: 2017/UH.III-527  
görülmüştür.  
Bu itibarla başvuru sahibinin söz konusu iddiasının yerinde olmadığı sonucuna  
ulaşılmıştır.  
Başvuru sahibinin söz konusu hususların “4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 58 ve  
59’uncu maddeleri kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine” yönelik iddiasına ilişkin  
yapılan inceleme aşağıda yer almaktadır:  
Yukarıda aktarılan Mahkeme kararından;  
Yapılan yargılama sonucunda Mahkemenin 2013/268 esas ve 2014/23 sayılı kararı ile  
adı geçen kişi hakkında özel belgede sahtecilik suçundan hapis cezası ile cezalandırılmasına,  
ancak söz konusu infaz kararının Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231.5’inci maddesi uyarınca  
sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve sanığın anılan Kanun’un  
231.8’inci maddesi uyarınca 5 yıl süre ile yükümlülüksüz olarak denetime tabi tutulmasına,  
bu süre içerisinde kasten yeni bir suç işlemediği takdirde açıklanması geri bırakılan hükmün  
ortadan kaldırılarak davanın düşmesine karar verileceği, denetim süresi içerisinde kasten yeni  
bir suç işlemesi halinde ise hükmün açıklanacağının kararı verildiği,  
Anılan mahkeme tarafından Abdülkadir Böke hakkında ihalelerden yasaklanmasına  
yönelik herhangi bir karar verilmediği, adı geçen kişi hakkında verilen söz konusu mahkeme  
kararının 24.03.2014 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.  
Öte yandan, Abdülkadir Böke hakkında Sicil İzleme Dairesi Başkalığı tarafından  
tutulan kayıtlara ilişkin yasaklı sorgulama bölümünde yapılan sorgulamada 11.01.2013  
tarihinde yasaklama işleminin pasif durumuna geçirildiği, adı geçen kişinin listeden çıkarılma  
nedeninin “yargı kararı”, listeden çıkarılma nedenine ilişkin açıklama kısmında Mersin 3.  
Ağır Ceza Mahkemesinin 30.07.2009 tarih, 2008/110 esas, 2009/290 sayılı kararı” ifadesine  
yer verildiği, dolayısıyla adı geçen kişinin 11.01.2013 tarihinde yasaklılar listesinden  
çıkarıldığı görülmüştür.  
Ceza Muhakemesi Kanunu’nun “Hükmün açıklanması ve hükmün açıklanmasının geri  
bırakılması” başlıklı 231’inci maddesinde “…Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan  
yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl veya daha az süreli hapis veya adlî para cezası  
ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. Uzlaşmaya  
ilişkin hükümler saklıdır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık  
hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder.  
(6) Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için;  
a) Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması,  
b) Mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz  
önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması,  
c) Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan  
önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi,  
gerekir. Sanığın kabul etmemesi hâlinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına  
karar verilmez.  
(7) Açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen hükümde, mahkûm olunan hapis  
cezası ertelenemez ve kısa süreli olması halinde seçenek yaptırımlara çevrilemez.  
(8) Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmesi halinde sanık, beş yıl  
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2017/008  
: 78  
: 08.02.2017  
: 2017/UH.III-527  
süreyle denetim süresine tâbi tutulur. Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç  
nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez. Bu süre içinde  
bir yıldan fazla olmamak üzere mahkemenin belirleyeceği süreyle, sanığın denetimli serbestlik  
tedbiri olarak;  
a) Bir meslek veya sanat sahibi olmaması halinde, meslek veya sanat sahibi olmasını  
sağlamak amacıyla bir eğitim programına devam etmesine,  
b) Bir meslek veya sanat sahibi olması halinde, bir kamu kurumunda veya özel olarak  
aynı meslek veya sanatı icra eden bir başkasının gözetimi altında ücret karşılığında  
çalıştırılmasına,  
c) Belli yerlere gitmekten yasaklanmasına, belli yerlere devam etmek hususunda  
yükümlü kılınmasına ya da takdir edilecek başka yükümlülüğü yerine getirmesine,  
karar verilebilir. Denetim süresi içinde dava zamanaşımı durur.  
(9) Altıncı fıkranın (c) bendinde belirtilen koşulu derhal yerine getiremediği takdirde;  
sanık hakkında mağdura veya kamuya verdiği zararı denetim süresince aylık taksitler halinde  
ödemek suretiyle tamamen gidermesi koşuluyla da hükmün açıklanmasının geri bırakılması  
kararı verilebilir.  
(10) Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmediği ve denetimli serbestlik  
tedbirine ilişkin yükümlülüklere uygun davranıldığı takdirde, açıklanması geri bırakılan  
hüküm ortadan kaldırılarak, davanın düşmesi kararı verilir.  
(11) Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik  
tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak  
mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu  
değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da  
koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek  
yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir. …” hükmü yer  
almaktadır.  
Buna göre, anılan mahkeme tarafından Abdülkadir Böke hakkında anılan Kanun’un  
231’inci maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği  
görüldüğünden, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmesi veya denetimli serbestlik  
tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranılması durumu söz konusu oluncaya kadar  
mahkûmiyet hükmünün sonuç doğurmayacağı anlaşılmaktadır.  
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “Yasak fiil veya davranışlar” başlıklı 17’nci  
maddesinde İhalelerde aşağıda belirtilen fiil veya davranışlarda bulunmak yasaktır:  
a) Hile, vaat, tehdit, nüfuz kullanma, çıkar sağlama, anlaşma, irtikap, rüşvet suretiyle  
veya başka yollarla ihaleye ilişkin işlemlere fesat karıştırmak veya buna teşebbüs etmek.  
b) İsteklileri tereddüde düşürmek, katılımı engellemek, isteklilere anlaşma teklifinde  
bulunmak veya teşvik etmek, rekabeti veya ihale kararını etkileyecek davranışlarda bulunmak.  
c) Sahte belge veya sahte teminat düzenlemek, kullanmak veya bunlara teşebbüs  
etmek  
.
d) Alternatif teklif verebilme halleri dışında, ihalelerde bir istekli tarafından kendisi  
veya başkaları adına doğrudan veya dolaylı olarak, asaleten ya da vekaleten birden fazla  
teklif vermek.  
e) 11 inci maddeye göre ihaleye katılamayacağı belirtildiği halde ihaleye katılmak.  
Bu yasak fiil veya davranışlarda bulunanlar hakkında bu Kanunun Dördüncü  
Kısmında belirtilen hükümler uygulanır.” hükmü,  
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2017/008  
: 78  
: 08.02.2017  
: 2017/UH.III-527  
Anılan Kanun’un “İsteklilerin ceza sorumluluğu” başlıklı 59 uncu maddesinde  
“Taahhüt tamamlandıktan ve kabul işlemi yapıldıktan sonra tespit edilmiş olsa dahi, 17 nci  
maddede belirtilen fiil veya davranışlardan Türk Ceza Kanununa göre suç teşkil eden fiil veya  
davranışlarda bulunan gerçek veya tüzel kişiler ile o işteki ortak veya vekilleri hakkında Türk  
Ceza Kanunu hükümlerine göre ceza kovuşturması yapılmak üzere yetkili Cumhuriyet  
Savcılığına suç duyurusunda bulunulur. Hükmolunacak cezanın yanısıra, idarece 58 inci  
maddeye göre verilen yasaklama kararının bitiş tarihini izleyen günden itibaren uygulanmak  
şartıyla bir yıldan az olmamak üzere üç yıla kadar bu Kanun kapsamında yer alan bütün  
kamu kurum ve kuruluşlarının ihalelerine katılmaktan mahkeme kararıyla 58 inci maddenin  
ikinci fıkrasında sayılanlarla birlikte yasaklanırlar.  
Bu Kanun kapsamında yapılan ihalelerden dolayı haklarında birinci fıkra gereğince  
ceza kovuşturması yapılarak kamu davası açılmasına karar verilenler ve 58 inci maddenin  
ikinci fıkrasında sayılanlar yargılama sonuna kadar Kanun kapsamında yer alan kamu kurum  
ve kuruluşlarının ihalelerine katılamaz. Haklarında kamu davası açılmasına karar verilenler,  
Cumhuriyet Savcılıklarınca sicillerine işlenmek üzere Kamu İhale Kurumuna bildirilir.  
Bu Kanunda belirtilen yasak fiil veya davranışları nedeniyle haklarında mükerrer ceza  
hükmolunanlar ile bu kişilerin sermayesinin yarısından fazlasına sahip olduğu sermaye  
şirketleri veya bu kişilerin ortağı olduğu şahıs şirketleri, mahkeme kararı ile sürekli olarak  
kamu ihalelerine katılmaktan yasaklanır.  
Bu madde hükümlerine göre; mahkeme kararı ile yasaklananlar ve ceza  
hükmolunanlar, Cumhuriyet Savcılıklarınca sicillerine işlenmek üzere Kamu İhale Kurumuna,  
meslek sicillerine işlenmek üzere de ilgili meslek odalarına bildirilir.  
Sürekli olarak kamu ihalelerine katılmaktan yasaklanmış olanlara ilişkin mahkeme  
kararları, Kamu İhale Kurumunca, bildirimi izleyen onbeş gün içinde Resmî Gazetede  
yayımlanmak suretiyle duyurulur.” hükmü yer almaktadır.  
Anılan hükmün gerekçesinde ise“17 nci maddede belirtilen fiil veya davranışlardan  
bazılarının Türk Ceza Kanununa göre suç teşkil etmesi ve cezai müeyyidesi bulunması  
nedeniyle, bu fiil veya davranışta bulunan gerçek veya tüzel kişiler ile o işteki ortak veya  
vekilleri hakkında ceza kovuşturması yapılması gerektiği belirtilmiştir. Kovuşturma sonunda  
hükmolunacak cezanın yanısıra bu fiil veya davranışta bulunanlar ile o işteki ortak veya  
vekillerinin, geçici yasaklama kararının bitiş tarihinden itibaren uygulanmak üzere bir yılla  
üç yıl arasında kamu ihalelerine katılmaktan mahkeme kararıyla yasaklanmaları da gerekli  
görülmüştür.  
Ayrıca, yargılama sonunda suçun sabit görülme olasılığı dikkate alınarak yeni  
ihtilaflara yol açılmaması için, yargılama sonuna kadar ilgililerin kamu ihalelerine  
katılmaları önlenmektedir. Suç işlemeyi alışkanlık haline getirenlerin kamuya karşı  
mesleklerini gerektiği şekilde yapamayacakları gerekçesiyle de bu fiil veya davranışları  
nedeniyle haklarında mükerrer ceza hükmolunanlar ile bunların şirketlerinin mahkeme  
kararıyla sürekli olarak kamu ihalelerine katılmaktan yasaklanmaları hükme bağlanmıştır. Bu  
maddede düzenlenen hükümlerin uygulanmasının sağlıklı olarak yapılmasını sağlamak üzere  
de ilgili mercilere bildirim yükümlülüğü hüküm altına alınmıştır.” açıklamasına yer  
verilmiştir.  
Anılan Kanun’un 59’uncu maddesinin 1 inci fıkrasında; taahhüt tamamlandıktan ve  
kabul işlemi yapıldıktan sonra tespit edilmiş olsa dahi, 17 nci maddede belirtilen fiil veya  
davranışlardan Türk Ceza Kanununa göre suç teşkil eden fiil veya davranışlarda bulunan  
gerçek veya tüzel kişiler ile o işteki ortak veya vekilleri hakkında Türk Ceza Kanunu  
hükümlerine göre ceza kovuşturması yapılmak üzere yetkili Cumhuriyet Savcılığına suç  
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2017/008  
: 78  
: 08.02.2017  
: 2017/UH.III-527  
duyurusunda bulunulacağı, hükmolunacak cezanın yanı sıra, idarece 58 inci maddeye göre  
verilen yasaklama kararının bitiş tarihini izleyen günden itibaren uygulanmak şartıyla bir  
yıldan az olmamak üzere üç yıla kadar bu Kanun kapsamında yer alan bütün kamu kurum ve  
kuruluşlarının ihalelerine katılmaktan mahkeme kararıyla 58 inci maddenin ikinci fıkrasında  
sayılanlarla birlikte yasaklanacakları,  
2
nci fıkrasında ise; bu Kanun kapsamında yapılan  
ihalelerden dolayı haklarında birinci fıkra gereğince ceza kovuşturması yapılarak kamu davası  
açılmasına karar verilenler ve 58 inci maddenin ikinci fıkrasında sayılanların yargılama  
sonuna kadar Kanun kapsamında yer alan kamu kurum ve kuruluşlarının ihalelerine  
katılamayacakları, haklarında kamu davası açılmasına karar verilenlerin, Cumhuriyet  
Savcılıklarınca sicillerine işlenmek üzere Kuruma bildirileceği hükme bağlanmıştır.  
4734 sayılı Kanunun 17’nci maddesinde belirtilen yasak fiil ve davranışlarda  
bulunması sebebi ile aynı Kanun’un 59’uncu maddesi birinci fıkrası gereğince haklarında  
kamu davası açılmasına karar verilen; gerçek kişiler, tüzel kişiler, gerçek ve tüzel kişilerin o  
işteki ortakları, gerçek ve tüzel kişilerin o işteki vekilleri, yargılama sonuna kadar Kanun  
kapsamında yer alan kurum ve kuruluşların ihalelerine katılamayacaktır.  
Öte yandan, anılan Kanun’un 59 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yapılan gönderme  
dolayısıyla; Türk Ceza Kanununda tüzel kişiler hakkında ceza davası açılmasının  
öngörüldüğü durumlarda haklarında kamu davası açılan tüzel kişilik şahıs şirketi ise bu  
şirketin ortaklarının tamamı; sermaye şirketi ise, sermayesinin yarısından fazlasına sahip olan  
gerçek ve tüzel kişi ortaklar da yargılama sonuna kadar 4734 sayılı Kanun kapsamında yer  
alan Kurum ve kuruluşların ihalelerine anılan Kanunun 58’inci maddesinin 2’nci fıkrası  
uyarınca katılamayacaklardır. Aynı nedenle; yukarıda belirtilen şekilde yargılama sonuna  
kadar ihalelere katılamayacak olanların ortağı olduğu şahıs şirketleri ile sermayesinin  
yarısından fazlasına sahip oldukları sermaye şirketleri de yargılama sonuna kadar Kanun  
kapsamında yer alan kurum ve kuruluşların ihalelerine katılamayacaklardır.  
Bu kapsamda, 4734 sayılı Kanunun 59’uncu maddesinde yer alan düzenleme ve  
gerekçesi dikkate alındığında, haklarında kamu davası açılmasına karar verilenlerin hangi  
tarihe kadar ihalelere katılamayacağının tespiti için 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 59  
uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “yargılama sonu” ibaresinden ne anlaşılması  
gerektiğinin, bir başka ifade ile anılan madde gereğince ihalelere katılma yasağının ilk derece  
mahkemesinin verdiği hükümle mi, yoksa açılan davanın müracaat yolları tükendikten sonra  
kesinleşmesi ile mi sona ereceğinin açıklığa kavuşturulması gerekmektedir.  
Bu bağlamda, aktarılan Kanun hükmünde geçen “yargılama sonuna kadar” ifadesinin  
uygulanmasına ilişkin olarak Kamu İhale Kurulu tarafından alınan 26.02.2014 tarihli ve  
2014/DK.D  
İhale Kanunu kapsamında yer alan kamu kurum ve kuruluşlarının ihalelerine katılıp  
katılamaması hususunun ilk derece mahkemesince verilecek hükme göre  
değerlendirilmesine…” karar verilmiştir.  
-21 sayılı kararda “…Haklarında kamu davası açılanların, 4734 sayılı Kamu  
Yapılan inceleme neticesinde; ihale tarihinin 23.12.2016 olduğu, Abdülkadir Böke  
hakkında ilk derece mahkemesi kararının 04.02.2014 tarihinde verildiği, söz konusu kararının  
24.03.2014 tarihinde kesinleştiği, bahse konu karara göre adı geçen kişi hakkında ihale tarihi  
itibariyle ihalelerden yasaklanmasını gerektirecek bir hüküm bulunmadığı (mahkemece ayrıca  
kamu ihalelerine katılmaktan yasaklama kararı verilmediği), bu çerçevede adı geçen kişinin  
ihalelere katılmasında hukuki bir engel bulunmadığı.  
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2017/008  
: 78  
: 08.02.2017  
: 2017/UH.III-527  
Ayrıca, yukarıda aktarılan Kanun hükmü ve Düzenleyici Kurul Kararı göz önünde  
bulundurulduğunda, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu kapsamında yer alan kamu kurum ve  
kuruluşlarının ihalelerine katılıp katılamaması hususunun ilk derece mahkemesince verilecek  
hükme göre belirlenmesi gerektiğinden Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen  
hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı dikkate alındığında, bu durumda anılan kişi  
yönünden ceza mahkemesindeki yargılamanın hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı  
ile sona erdiği anlaşılmıştır.  
Bu itibarla başvuru sahibinin söz konusu iddiasının yerinde olmadığı sonucuna  
ulaşılmıştır.  
Başvuru sahibinin “Adı geçen kişinin Mersin Orman Bölge Müdürlüğü tarafından  
daha önce yapılan 2006/161589 ihale kayıt numaralı ihalesine katıldığı, söz konusu ihalede  
adı geçen kişi tarafından resmi belgede sahtecilik yapıldığının tespit edildiği, bu hususun  
savcılığa intikali üzerine adı kişi hakkında Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesinde 2014/201  
sayılı esas dosya numarası ile kamu davası açıldığı, söz konusu davaya ilişkin olarak verilen  
mahkeme kararının temyiz edildiği, temyiz edilen bu davanın Yargıtay aşamasında olduğu, bu  
durumda adı geçen kişi hakkında aynı idare tarafından yapılan önceki ihalesinde resmi  
belgede sahtecilik yapıldığı tespit edildiğinden, söz konusu hususların 4734 sayılı Kamu İhale  
Kanunu’nun 10’uncu maddesinin dördüncü fıkrasının “f” ve “h” bendine aykırı olduğu,  
ayrıca adı geçen kişi hakkında açılan kamu davasına ilişkin yargılamanın sonlanmadığından  
bu durumun anılan Kanun’un 58 ve 59’uncu maddesi kapsamında değerlendirmesi  
gerektiği”ne yönelik iddialarına ilişkin yapılan inceleme aşağıda yer almakta olup, söz  
konusu iddiaların üç başlık altında incelenmesi gerektiği anlaşılmıştır.  
Abdülkadir Böke hakkında Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 25.12.2007 tarih ve  
2007/16567 iddia nolu iddianamesi ile adı geçen kişi hakkında ihaleye fesat karıştırmak ve  
resmi belgede sahtecilik suçu işlediğinden bahisle cezalandırılması istemiyle kamu davası  
açıldığı, söz konusu dava üzerine Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yapılan  
yargılama sonucunda 19.02.2010 tarih, 2008/16 esas ve 2010/55 sayılı karar ile adı geçen kişi  
hakkında ihaleye fesat karıştırma suçundan beraat, resmi belgede sahtecilik suçundan  
mâhkumiyet kararı verildiği, verilen kararın sanık müdafiince temyizi üzerine Yargıtay 5.  
Ceza Dairesinin 19.03.2014 tarih, 2012/15682 esas ve 2014/3093 sayılı kararı ile beraat  
hükmü yönünden onanmasına, mâhkumiyet hükmü yönünden bozulmasına karar verildiği,  
bunun üzerine Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yargılamanın devam olunduğu,  
yapılan yargılama sonucunda 2014/201 esas ve 2014/335 sayılı karar ile “sanık Abdülkadir  
Böke’nin isnat edilen resmi belgede sahtecilik suçundan CMK’NIN 223/2-a maddesi  
gereğince beraatine” karar verildiği, işbu kararın Yargıtay’da temyiz aşamasında olduğu  
anlaşılmıştır.  
Öte yandan, Abdülkadir Böke hakkında Sicil İzleme Dairesi Başkalığı tarafından  
tutulan kayıtlara ilişkin yasaklı sorgulama bölümünde yapılan sorgulamada 11.01.2013  
tarihinde yasaklama işleminin pasif durumuna geçirildiği, adı geçen kişinin listeden çıkarılma  
nedeninin “yargı kararı”, listeden çıkarılma nedenine ilişkin açıklama kısmında Mersin 2.  
Ağır Ceza Mahkemesinin 19.02.2010 tarih, 2008/16 esas, 2010/55 sayılı kararı” ifadesine yer  
verildiği, dolayısıyla adı geçen kişinin 11.01.2013 tarihinde yasaklılar listesinden çıkarıldığı  
görülmüştür.  
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2017/008  
: 78  
: 08.02.2017  
: 2017/UH.III-527  
Başvuru sahibinin iddiaya konu hususların “4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun  
10’uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (f) bendi kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine  
yönelik iddiasına ilişkin yapılan inceleme aşağıda yer almaktadır:  
Anılan Kanun’un “İhaleye katılımda yeterlik kuralları” başlıklı 10’uncu maddesinde  
“… Aşağıda belirtilen durumlardaki istekliler ihale dışı bırakılır:  
f) İhale tarihinden önceki beş yıl içinde, ihaleyi yapan idareye yaptığı işler sırasında iş  
veya meslek ahlakına aykırı faaliyetlerde bulunduğu bu idare tarafından ispat edilen.  
Bu madde kapsamında istenen belgelerden hangilerinin taahhütname olarak  
sunulabileceği Kurum tarafından belirlenir. Gerçeğe aykırı hususlar içeren taahhütname  
sunulması veya ihale üzerinde kalan istekli tarafından taahhüt altına alınan durumu tevsik  
eden belgelerin sözleşme imzalanmadan önce verilmemesi halinde bu durumda olanlar ihale  
dışı bırakılarak geçici teminatları gelir kaydedilir.” hükmü,  
Hizmet Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin “İhale dışı bırakılma” başlıklı  
51’inci maddesinde “(1) Kanunun10 uncu maddesinde yer alan hükümler gereğince;  
e) İhale tarihinden önceki beş yıl içinde, ihaleyi yapan idareye yaptığı işler sırasında  
veya meslek ahlakına aykırı faaliyetlerde bulunduğu bu idare tarafından ispat edilen,  
aday ve istekliler ihale dışı bırakılır.  
….” hükmü yer almaktadır.  
Kamu İhale Genel Tebliği’nin 17.8’inci maddesinde “ 17.8.1. İdareye karşı yüklenilen  
işin yapımı sırasında gerçekleşen yasak fiil ve davranışlar dolayısıyla ve meslek ahlakına  
aykırı davranışların 4734 sayılı Kanunun 17 nci maddesinde belirtilen fiil ve davranışların  
dışında değerlendirilmesi gerekmektedir.  
17.8.2. 4735 sayılı Kanunun 25 inci maddesinde sayılmış olan yasak fiil ve  
davranışlar ile bu fiil veya davranışlar içine girmemekle birlikte, sözleşme hükümlerine aykırı  
veya idareye zarar verecek fiil ve davranışlar ya da yüklenicilerin veya mesleklerinden  
dolayı yürürlükteki kanunların yüklediği mükellefiyetlere aykırı davranışlar ve meslek  
ahlakına aykırı faaliyet kapsamında değerlendirilebilecektir. Ancak, 4735 sayılı Kanunun 25  
inci maddesinin (f) bendinde yer alan “mücbir sebepler dışında, ihale dokümanı ve sözleşme  
hükümlerine uygun olarak taahhüdünü yerine getirmeme” fiilinden ötürü hakkında yasaklama  
kararı verilmiş bir isteklinin yasaklama kararını veren idarenin ihalesine katılması halinde;  
i- 4734 sayılı Kanunun 10 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (f) bendi uyarınca  
ihale dışı bırakılabilmesi için, bu isteklinin davranışının ve meslek ahlakına aykırı bir  
davranış olup olmadığının her olayın kendi özgün koşulları içinde değerlendirilmesi  
gerekmekte ve bu hususta takdir idareye ait bulunmaktadır.  
ii- Yine bu isteklinin 10 uncu maddenin (f) bendi uyarınca ihale dışı bırakılabilmesi,  
ancak ihaleyi yapan idareye yaptığı işler sırasında ve meslek ahlakına aykırı faaliyetlerde  
bulunduğunun bu idare tarafından ispat edilebilmesi halinde mümkün olabilecektir.”  
açıklamasına yer verilmiştir.  
Yapılan incelemede Mersin Orman İşletme Müdürlüğü tarafından 05.12.2006 tarihinde  
açık ihale usulü ile yapılan 2006/161589 ihale kayıt numaralı “Personel Servis Hizmeti  
Alımı” ihalesine ilişkin olarak alınan 08.12.2006 tarihli ihale komisyonu kararında  
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2017/008  
: 78  
: 08.02.2017  
: 2017/UH.III-527  
Ademoğulları Turz. Eğ. Öğr. Taah. Tic. ve San. Ltd. Şti.’nin mali durum bildirisinin uygun  
olmaması ve ihale ilanının 4.3.3 maddesinde istenilen araçlardan 45 kişilik otobüslerin 1994  
modelden aşağı olamayacağı belirtilmesine rağmen bu istekli tarafından sunulan otobüslerden  
bir (1) tanesinin Mersin 1 Noterliğinin 16.11.2006/19648 yevmiye numarası ile taşıt kira  
sözleşmesi yaptığı, bu sözleşmede 33 S 0110 plakalı aracın modelinin 1999 olarak  
gösterildiği halde bu sözleşme ekinde bulunana aynı aracın Motorlu Araçlar Trafik Belgesinin  
model hanesinde 1993 model olduğu halde sözleşmede 1999 olarak gösterildiği gerekçelerine  
yer verilerek ihale dışı bırakıldığı,  
Bunun üzerine, Abdülkadir Böke hakkında Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın  
25.12.2007 tarih ve 2007/16567 iddia nolu iddianamesi ile adı geçen kişi hakkında ihaleye  
fesat karıştırmak ve resmi belgede sahtecilik suçu işlediğinden bahisle cezalandırılması  
istemiyle kamu davası açıldığı görülmüştür.  
Yukarıda aktarılan mevzuata hükümlerine göre yüklenicilerin, veya meslek ahlakına  
aykırı faaliyette bulunabileceği, zira 4734 sayılı Kanunun 10’uncu maddesinin dördüncü  
fıkrasının (f) maddesi kapsamında veya meslek ahlakına aykırı faaliyetlerin idareye yapılan  
işler sırasında ortaya çıkabileceği belirtilmektedir. Bu bağlamda ihale aşamasında aday, istekli  
ve istekli olabileceklerin veya meslek ahlakına aykırı olarak nitelendirilebilecek faaliyetleri  
ise, anılan Kanun’un 10’uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (f) maddesi kapsamında  
değerlendirilemeyeceği, diğer bir ifadeyle veya meslek ahlakına aykırı davranıştan söz  
edebilmek için ortada gerçek veya tüzel kişinin idareye gerçekleştirdiği bir işin olması ve iş  
veya meslek ahlakına aykırı faaliyetin aynı idarece ispat edilmiş olması gerektiği  
anlaşılmıştır.  
Bu çerçevede, adı geçen kişinin Mersin Orman İşletme Müdürlüğü tarafından  
05.12.2006 tarihinde açık ihale usulü ile yapılan 2006/161589 ihale kayıt numaralı “Personel  
Servis Hizmeti Alımı” ihalesi kapsamında ihale dışı bırakıldığı, söz konusu ihale kapsamında  
idareye karşı yüklenilen bir işin bulunmadığı,  
Bu nedenle, adı geçen kişinin anılan idare tarafından 05.12.2006 tarihinde açık ihale  
usulü ile yapılan 2006/161589 ihale kayıt numaralı “Personel Servis Hizmeti Alımı” ihalesi  
kapsamında ihale dışı bırakılması hususunun 4734 sayılı Kanunun 10’uncu maddesinin  
dördüncü fıkrasının (f) maddesi kapsamında olmadığı anlaşılmıştır.  
Öte yandan, bir an adı geçen kişinin Mersin Orman İşletme Müdürlüğü tarafından  
yapılan söz konusu ihale kapsamında yukarıda belirtilen ihale dışı bırakılması gerekçelerinin  
veya meslek ahlakına aykırı faaliyet olarak değerlendirilse bile, söz konusu ihale dışı  
bırakılma işleminin 08.12.2006 tarihli ihale komisyonu kararı ile olduğu, bu bağlamda  
uyuşmazlığa konu ihalenin tarihin 23.12.2016 olduğu göz önüne alındığında, bahse konu  
işlemin “ihale tarihinden önceki beş yıl içinde” olmadığı da anlaşılmıştır.  
Bu itibarla başvuru sahibinin söz konusu iddiasının yerinde olmadığı sonucuna  
ulaşılmıştır.  
Başvuru sahibinin iddiaya konu hususların “4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun  
10’uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (h) bendi kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine”  
yönelik iddiasına ilişkin yapılan inceleme aşağıda yer almaktadır:  
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2017/008  
: 78  
: 08.02.2017  
: 2017/UH.III-527  
İhaleye katılımda idarelerce ekonomik ve mali yeterlik ile mesleki ve teknik  
yeterliklerin belirlenebilmesine için gerekli olan bilgi ve belgelerin ihaleye ilişkin ilanda ve  
ihale dokümanında yer alan belgeler olması gerektiği, buradan hareketle anılan Kanun’un  
dördüncü fıkrasının (h) bendinde yer alan “Bu maddede belirtilen bilgi ve belgeleri vermeyen  
veya yanıltıcı bilgi ve/veya sahte belge verdiği tespit edilen.” hükmünün işletilmesi için her  
ihalenin kendi içinde değerlendirilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır. Dolayısıyla, ihaleye  
katılan istekli/istekliler tarafından başka bir ihale kapsamında 4734 sayılı Kamu İhale  
Kanunu’nun 10’uncu maddesi çerçevesinde ihaleye katılımda ekonomik ve mali yeterlik ile  
mesleki ve teknik belirlenebilmesi için idarelerce istenilen bilgi ve belgeler ile anılan  
Kanun’un dördüncü fıkrası hükmü uyarınca Kurum tarafından taahhütname olarak belirlenen  
bilgi ve belgeleri vermediği veya yanıltıcı bilgi ve/veya sahte belge verdiğinin tespit edilmesi  
üzerine ihale dışı bırakılan bir istekli/isteklilerin, itirazen şikâyete konu ihale kapsamında  
hakkında bu yönde bir tespit bulunmaması durumunda anılan Kanun’un dördüncü fıkrasının  
(h) bendinin gereğince ihale dışı bırakılamayacağı anlaşılmıştır.  
Öte yandan, başvuru sahibi tarafından, ihale üzerinde bırakılan istekli tarafından ihale  
konusu kapsamında isteklilerin ihaleye katılımını sağlamak amacıyla idarece belirlenen  
ekonomik ve mali yeterlik ile mesleki ve teknik yeterliğe yönelik bilgi ve belgeleri vermediği  
veya yanıltıcı bilgi ve/veya sahte belge verdiği yönünde bir iddiasının da bulunmadığı  
görülmüştür.  
Bu itibarla başvuru sahibinin söz konusu iddiasının yerinde olmadığı sonucuna  
ulaşılmıştır.  
Başvuru sahibinin “adı geçen kişi hakkında açılan kamu davasına ilişkin yargılamanın  
sonlanmadığından bu durumun anılan Kanun’un 58 ve 59’uncu maddesi kapsamında  
değerlendirmesi gerektiğine” yönelik iddiasına ilişkin yapılan inceleme aşağıda yer  
almaktadır:  
İhale üzerinde bırakılan istekli Mersin Ade Turizm İnşaat Otomotiv Nakliyat Taah.  
San. ve Tic. Ltd. Şti.nin tüm hisselerine sahip, anılan şirketi temsile yetkili müdürü  
Abdülkadir Böke hakkında açılmış ve başvuru sahibi tarafından iddiaya konu olan Mersin 2.  
Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/201 esas dosyasında görülen davaya ilişkin yapılan yargılama  
neticesinde adı geçen kişi hakkında beraat kararı verildiği,  
Anılan ilk derece mahkemesi tarafından Abdülkadir Böke’nin ihalelerden  
yasaklanmasına ilişkin herhangi bir karar verilmediği,  
Bu kararın Yargıtay’da temyiz aşamasında olduğu anlaşılmıştır.  
Yukarıda aktarılan Kanun hükmü ve Düzenleyici Kurul Kararı göz önünde  
bulundurulduğunda, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu kapsamında yer alan kamu kurum ve  
kuruluşlarının ihalelerine katılıp katılamaması hususunun ilk derece mahkemesince verilecek  
hükme göre belirlenmesi gerektiğinden Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen  
beraat karar dikkate alındığında bu haliyle anılan kişi yönünden ceza mahkemesindeki  
yargılamanın beraat ile sonuçlandığı ve söz konusu kararda anılan kişi hakkında verilmiş belli  
bir süre ile kamu ihalelerine katılmaktan yasaklama kararı alınmadığı anlaşılmıştır.  
Bu itibarla başvuru sahibinin söz konusu iddiasının yerinde olmadığı sonucuna  
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2017/008  
: 78  
: 08.02.2017  
: 2017/UH.III-527  
ulaşılmıştır.  
Başvuru sahibinin “Adı geçen kişi hakkında Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesinde  
2006/229 sayılı esas ile kamu davası açıldığı, söz konusu davaya ilişkin olarak yapılan  
yargılamanın sonucunda adı geçen kişi hakkında 5 yıl hapis cezası verildiği, bahse konu  
kararın sanık tarafından temyiz edildiği ve kararın bozulduğu, bunun üzerine davanın Mersin  
2. Ağır Ceza Mahkemesinde 2013/57 sayılı dosya ile yeniden görüldüğü, mahkeme kararının  
tekrar temyiz edildiği, temyiz edilen bu davanın Yargıtay aşamasında olduğu, dolayısıyla  
yargılanmanın sonlanmadığı, yani Yargıtay tarafından söz konusu kararının onanması  
aşamasına kadar yargılanmanın sona ermediği, zira ilk derece mahkemesi tarafından verilen  
hüküm yargılama sonu olmadığı, öte yandan beraat kararı verilmiş olsa dahi işbu hükümle  
Yargıtay tarafından “onama kararı” verilene kadar kişinin hukuk aleminde ve dosyada taraf  
ve sanık sıfatının devam ettiği, ilk derece mahkemesi tarafından verilen hüküm Yargıtay  
incelenmesi sonucunda verilen onama kararı ile kesinleşmesi halinde yargılanmanın sona  
erdiğinin söylenebileceği” iddiasına ilişkin olarak yapılan inceleme aşağıda yer almaktadır.  
Abdülkadir Böke hakkında Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 24.05.206 tarih ve  
2006/4959 sayılı iddianamesi ile adı geçen kişi hakkında ihaleye fesat karıştırmak suçundan  
Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddeleri gereğince cezalandırılması istemiyle kamu davası  
açıldığı, söz konusu dava üzerine Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yapılan  
yargılama sonucunda 28.11.2007 tarih, 2006/229 esas ve 2007/368 sayılı karar ile adı geçen  
kişinin mahkumiyetine karar verildiği, verilen kararın sanık müdafii tarafından temyizi  
üzerine Yargıtay 5. Ceza Dairesinin 10.12.2012 tarih, 2012/4508 esas ve 2012/12798 sayılı  
karar ile bozulduğu, bunun üzerine Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yargılamanın  
devam olunduğu, yapılan yargılama sonucunda 2013/57 esas ve 2014/366 sayılı karar ile  
“sanık Abdülkadir Böke’nin isnat edilen ihaleye fesat karıştırma suçundan beraatine”  
21.10.2014 tarihinde karar verildiği, bu kararın Yargıtay’da temyiz aşamasında olduğu  
anlaşılmıştır.  
Öte yandan, Abdülkadir Böke hakkında Sicil İzleme Dairesi Başkalığı tarafından  
tutulan kayıtlara ilişkin yasaklı sorgulama bölümünde yapılan sorgulamada 11.01.2013  
tarihinde yasaklama işleminin pasif durumuna geçirildiği, adı geçen kişinin listeden çıkarılma  
nedeninin “yargı kararı”, listeden çıkarılma nedenine ilişkin açıklama kısmında Mersin 2.  
Ağır Ceza Mahkemesinin 28/11/2007 tarihli 2006/229 esas ve 2007/368 karar sayılı kararı  
olup, söz konusu kararın temyizi sonrasında aynı mahkemenin 2013/57 esasına kayıt yapıldığı  
ve bu dosyada 21/10/2014 tarihinde 2014/366 sayılı karar ile yargılamanın sona erdiği tespit  
edilmiştir.  
ifadesine yer verildiği, dolayısıyla adı geçen kişinin 11.01.2013 tarihinde  
yasaklılar listesinden çıkarıldığı görülmüştür.  
Yukarıda aktarılan Kanun hükmü ve Düzenleyici Kurul Kararı göz önünde  
bulundurulduğunda, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu kapsamında yer alan kamu kurum ve  
kuruluşlarının ihalelerine katılıp katılamaması hususunun ilk derece mahkemesince verilecek  
hükme göre belirlenmesi gerektiğinden Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen  
beraat karar dikkate alındığında bu haliyle anılan kişi yönünden ceza mahkemesindeki  
yargılamanın beraat ile sonuçlandığı ve söz konusu kararda anılan kişi hakkında verilmiş belli  
bir süre ile kamu ihalelerine katılmaktan yasaklama kararı alınmadığı anlaşılmıştır.  
Bu itibarla başvuru sahibinin söz konusu iddiasının yerinde olmadığı sonucuna  
ulaşılmıştır.  
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2017/008  
: 78  
: 08.02.2017  
: 2017/UH.III-527  
2) Başvuru sahibinin 2’nci iddiasına ilişkin olarak:  
Hizmet Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin “Makine, teçhizat ve diğer ekipmana  
ilişkin belgeler ve kapasite raporu” başlıklı maddesinde“(1) İşin yapılabilmesi için gerekli  
görülen makine, teçhizat ve diğer ekipmanın sayısına ve niteliğine dokümanda yer verilir.  
Makine, teçhizat ve ekipman için kendi malı olma şartının aranmaması esastır. Ancak idare,  
işin niteliğinin gerektirdiği hallerde, ihale konusu işin yapılabilmesi için adaya veya istekliye  
ait olmasını gerekli gördüğü makine, teçhizat ve diğer ekipmanı yeterlik kriteri olarak  
belirleyebilir. Bu durumda, makine, teçhizat ve diğer ekipmanın, teknik kriterlerine yönelik  
olarak dokümanda düzenleme yapılmış ise, bu niteliğe yönelik belgelerin de başvuru veya  
teklif kapsamında sunulması zorunludur.  
(2) Adayın veya isteklinin kendi malı olan makine, teçhizat ve diğer ekipman; ruhsat,  
demirbaş veya amortisman defterinde kayıtlı olduğuna dair noter tespit tutanağı ya da  
yeminli mali müşavir, serbest muhasebeci mali müşavir veya serbest muhasebeci raporu ile  
tevsik edilir.  
(3) Geçici ithalle getirilmiş veya finansal kiralama yoluyla edinilmiş makine ve  
ekipman, kira sözleşmesinin sunulması ve ihalenin ilk ilan veya davet tarihine kadar olan  
kiralarının ödendiğinin belgelenmesi şartı ile adayın veya isteklinin kendi malı sayılır.  
(4) İş ortaklığında makine, teçhizat ve ekipman ortaklardan biri, birkaçı veya tamamı  
tarafından sağlanabilir. Konsorsiyumda, makine, teçhizat ve ekipmana ilişkin belgeler, her bir  
ortağın kendi kısmı göz önünde bulundurularak, ortaklardan ayrı ayrı istenir ve  
değerlendirilir.  
(6) İş ortaklığında kapasite raporuna ilişkin yeterlik kriteri ortaklardan biri, birkaçı  
veya tamamı tarafından sağlanabilir. Ancak, idareler, idari şartnamede veya ön yeterlik  
şartnamesinde ortaklıklarındaki ortaklardan her birinin, kapasite raporuna ilişkin olarak iş  
ortaklığındaki hissesi oranında yeterliği sağlamaları gerektiğine yönelik düzenleme  
yapabilirler. Konsorsiyumlarda, kapasite raporunun, her bir ortağın kendi kısmı için istenilen  
asgari yeterlik kriterini sağlaması zorunludur.  
…” hükmü yer almaktadır.  
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerinden işin yapılabilmesi için gerekli görülen  
makine, teçhizat ve diğer ekipmânın sayısına ve niteliğine doküman kapsamında yer  
verileceği, makine, teçhizat ve ekipmân için kendi malı olma şartının aranmamasının esas  
olduğu, ancak idare tarafından işin niteliğinin gerektirdiği hallerde, ihale konusu işin  
yapılabilmesi için adaya veya istekliye ait olmasını gerekli gördüğü makine, teçhizat ve diğer  
ekipmanı yeterlik kriteri olarak belirleyebileceği, bu durumda, makine, teçhizat ve diğer  
ekipmanın, teknik kriterlerine yönelik olarak doküman kapsamında düzenleme yapılmış ise,  
bu niteliğe yönelik belgelerin de başvuru veya teklif kapsamında sunulması zorunlu olduğu,  
Öte yandan, adayın veya isteklinin kendi malı olan makine, teçhizat ve diğer  
ekipmanın; ruhsat, demirbaş veya amortisman defterinde kayıtlı olduğuna dair noter tespit  
tutanağı ya da yeminli mali müşavir, serbest muhasebeci mali müşavir veya serbest  
muhasebeci raporu ile tevsik edebileceği anlaşılmaktadır.  
İhale konusu işe ait İdari Şartname’nin “Mesleki ve teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve  
bu belgelerin taşıması gereken kriterler” başlıklı “7.5.2. Makine ve ekipman olarak;  
1)2010 Model ve üstü, 14-21 kişilik (sürücü dahil), 33  
S Plakalı 4 adet Araç  
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2017/008  
: 78  
: 08.02.2017  
: 2017/UH.III-527  
2)2010 Model ve üstü, 27-31 kişilik (sürücü dahil), 33  
3)2010 Model ve üstü, 36-41 kişilik (sürücü dahil), 33  
S Plakalı 4 adet Araç  
S Plakalı 1 adet Araç,  
istenmekte olup,  
1) Hizmetin ifasında kullanılacak olan araçların isteklinin kendi malı olma  
zorunluluğu bulunmamaktadır. İstekliler kullanılacakları araçlara ait ruhsatların aslını veya  
noter onaylı suretlerini teklifleri kapsamında sunmak zorundadırlar …” düzenlemesi yer  
almaktadır.  
Yukarıda aktarılan Şartname maddeleri uyarınca, ihale konusu kapsamında  
9
araç  
çalıştırılmasının istenildiği, çalıştırılması istenilen araçların isteklilerin kendi malı olma  
zorunluluğunun getirilmediği anlaşılmakla birlikte, ihaleye katılacak istekliler tarafından ihale  
konusu kapsamında kullanılacak araçlara ait ruhsatların aslını veya noter onaylı suretlerinin  
teklif dosyaları kapsamında sunmalarının zorunlu belirtilmiştir.  
Bu kapsamda, ihale üzerinde bırakılan istekli Mersin Ade Turizm İnş. Otomotiv  
Nakliyat Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından ihale konusu kapsamında çalıştırılması  
istenilen  
9
araca ilişkin araç ruhsatlarının sunulduğu görülmüştür.  
Bu itibarla başvuru sahibinin söz konusu iddiasının yerinde olmadığı sonucuna  
ulaşılmıştır.  
3) Başvuru sahibinin 3’üncü iddiasına ilişkin olarak:  
4734 sayılı Kanun’un “Kuruma itirazen şikâyet başvurusu” başlıklı 56’ncı maddesinde  
“…Kurum itirazen şikâyet başvurularını başvuru sahibinin iddiaları ile idarenin şikâyet  
üzerine aldığı kararda belirlenen hususlar ve itiraz edilen işlemler bakımından eşit muamele  
ilkesinin ihlal edilip edilmediği açılarından inceler…” hükmüne yer verilmiş olup, bu  
kapsamda idari başvuru yolunun amaca uygun biçimde kullanılmasını temin bakımından  
Kurum tarafından başvuru sahibinin iddiaları ve idarenin şikâyet üzerine verdiği kararda yer  
alan hususlar ile itiraz edilen işlemlerin diğer istekliler bakımından uygulanmasının eşit  
muamele ilkesini ihlal edip etmediği ile sınırlı bir incelemenin yapılması öngörülmektedir.  
İhalelere Yönelik Yapılacak Başvurular Hakkında Yönetmelik’in “Başvuruların şekil  
unsurları” başlıklı 8’inci maddesinde “…(10) İdarenin şikâyet üzerine aldığı kararda  
belirtilen hususlar hariç, şikâyet başvurusunda belirtilmeyen hususlar itirazen şikâyet  
başvurusuna konu edilemez.” hükmü,  
İhalelere Yönelik Başvurular Hakkında Tebliğ’in “Kurum tarafından yapılacak  
işlemler” başlıklı 12’nci maddesinde “…İdareye başvuru konularının yanı sıra yeni konular  
da eklenerek Kuruma başvurulması halinde ise, itirazen şikâyet başvurusunun incelenmesinde  
idareye başvuru konusu edilmeyen hususlar dikkate alınmaz. açıklaması yer almaktadır.  
İlgili mevzuat hükümlerinden idarenin şikâyet üzerine aldığı kararda belirtilen  
hususlar hariç, şikâyet başvurusunda belirtilmeyen hususların itirazen şikâyet başvurusuna  
konu edilemeyeceği, idareye başvuru konularının yanı sıra yeni konular da eklenerek Kuruma  
başvurulması halinde itirazen şikâyet başvurusunun incelenmesinde idareye başvuru konusu  
edilmeyen hususların dikkate alınmayacağı anlaşılmaktadır.  
Yapılan incelemede, başvuru sahibinin temel olarak yaklaşık maliyetin mevzuata  
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2017/008  
: 78  
: 08.02.2017  
: 2017/UH.III-527  
uygun şekilde hesaplanmadığına yönelik iddiasının idareye yapılan şikâyet başvurusuna konu  
edilmediği, dolayısıyla başvuru sahibi tarafından Kuruma yapılan itirazen şikâyet  
başvurusunda iddia konusu edilen bu hususun dikkate alınmaması gerektiği anlaşılmıştır.  
Bu itibarla;  
Başvuru sahibi tarafından idareye yapılan şikâyet başvurusu kapsamında başvuruya  
konu edilmeyen söz konusu iddianın 4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci  
fıkrasının (c) bendi gereğince şekil yönünden reddedilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.  
Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun'un 65'inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ  
edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare  
Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,  
Anılan Kanun'un 54'üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen  
şikâyet başvurusunun reddine,  
Oybirliği ile karar verildi.  
Hamdi GÜLEÇ  
Başkan  
Şinasi CANDAN  
II. Başkan  
Osman DURU  
Kurul Üyesi  
Erol ÖZ  
Kurul Üyesi  
Köksal SARINCA  
Kurul Üyesi  
Dr. Ahmet İhsan ŞATIR  
Kurul Üyesi  
Hasan KOCAGÖZ  
Kurul Üyesi  
Mehmet ATASEVER  
Kurul Üyesi  
Oğuzhan YILDIZ  
Kurul Üyesi