Ana Sayfa / Kararlar / Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Yapı Kontrol Dairesi Başkanlığı - Etüt ve Proje Şube Müdürlüğü / 2023/356900-Derince İlçesi Belediye Hizmet Binası İkmal İnşaatı Yapımı
Bilgi
İKN
2023/356900
Başvuru Sahibi
Mabeyn İnşaat Emlak Tekstil Otomotiv Sanayi ve Tic. Ltd. Şti.- Ayk Yol Yapı İnşaat Sanayi Ticaret A.Ş. İş Ortaklığı VEKİLİ: Av. Koray KÖK
İdare
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Yapı Kontrol Dairesi Başkanlığı - Etüt ve Proje Şube Müdürlüğü
İşin Adı
Derince İlçesi Belediye Hizmet Binası İkmal İnşaatı Yapımı
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2023/055  
: 33  
: 08.11.2023  
: 2023/UY.II-1411  
BAŞVURU SAHİBİ:  
Mabeyn İnşaat Emlak Tekstil Otomotiv Sanayi ve Tic. Ltd. Şti.- Ayk Yol Yapı İnşaat Sanayi  
Ticaret A.Ş. İş Ortaklığı  
VEKİLİ:  
Av. Koray KÖK,  
İHALEYİ YAPAN İDARE:  
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Yapı Kontrol Dairesi Başkanlığı - Etüt ve Proje Şube  
Müdürlüğü,  
BAŞVURUYA KONU İHALE:  
2023/356900 İhale Kayıt Numaralı “Derince İlçesi Belediye Hizmet Binası İkmal İnşaatı  
Yapımı” İhalesi  
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:  
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Yapı Kontrol Dairesi Başkanlığı - Etüt Ve Proje Şube  
Müdürlüğü tarafından 09.05.2023 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen “Derince  
İlçesi Belediye Hizmet Binası İkmal İnşaatı Yapımı” ihalesine ilişkin olarak başvuru  
sahibince 26.10.2023 tarih ve 114353 sayı ile Kurum kayıtlarına alınan dilekçe ile başvuruda  
bulunulmuştur.  
Başvuruya ilişkin olarak 2023/1192 sayılı dosya kapsamında yapılan inceleme  
neticesinde ön inceleme raporu tanzim edilmiştir.  
KARAR:  
Ön inceleme raporu ve ekleri incelendi.  
Başvuru sahibinin 05.07.2023 tarihinde Kocaeli 1. İdare Mahkemesi’ne sunduğu ve  
ilgili mahkeme tarafından 26.10.2023 tarihinde Kuruma tevdi edilen başvuru dilekçesinde  
özetle;  
İdare tarafından, adli sicil kayıtları ve 4734 sayılı Kanun’un 10/e bendine aykırı teklif  
verildiği gerekçesiyle geçici teminatlarının gelir kaydedilmesi ve tekliflerinin değerlendirme  
dışı bırakılması kararının mevzuata aykırı olduğu şöyle ki;  
a) İş ortaklığını oluşturan şirketler ile AYK Yol Yapı İnşaat San. Tic. A.Ş.nin  
temsilcisi Nurullah Aykut’un ihalelerden yasaklı olmadığı, şikayet başvurusunda bahsi geçen  
mahkeme kararı incelendiğinde, tekliflerinin değerlendirme dışı bırakılmasını konu alan 4734  
sayılı Kanun’un 10’uncu maddesinin (e) bendinde belirtilen mesleki faaliyetten kaynaklı bir  
mahkumiyet veya TCK’nın 53’üncü maddesinde yer alan mesleki faaliyetten men hükmünü  
içermediğinin görüldüğü, anılan Kanun’un “ihaleye katılımda yeterlilik kuralları” başlıklı  
10’uncu maddesinin (e) bendinde “İhale tarihinden önceki beş yıl içinde, mesleki  
faaliyetlerinden dolayı yargı kararıyla hüküm giyen” hükmünün yer aldığı, anılan  
düzenlemeye Yapım İşleri İhaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin 52’nci maddesinin (d)  
bendinde de yer verildiği, Kamu İhale Genel Tebliği’nin 17.5’inci maddesinde ise ilgili  
açıklamaya yer verildiği, anılan Kanun’un 10’uncu maddesinin (e) bendinde ve Tebliğ’de  
belirtildiği üzere ihale ya da son teklif verme tarihinden geriye dönük olarak 5 yıllık süre  
içerisinde mesleki faaliyetinden kaynaklı bir mahkumiyet kararının bulunmamasına yönelik  
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2023/055  
: 33  
: 08.11.2023  
: 2023/UY.II-1411  
düzenleme yapıldığı, söz konusu ihalede tekliflerinin değerlendirme dışı bırakılması için  
mevzuatın aramış olduğu menfi koşulların hiçbirisinin gerçekleşmediği, mahkumiyet  
hükmünün mesleki faaliyet kapsamında bulunması gerektiği, mesleki faaliyet kapsamında  
bulunmayan hususlarda teklifin değerlendirme dışı bırakılmasının mümkün olmadığı, aksi  
düşüncenin anılan Kanun’un hükümlerine aykırılık teşkil edeceği,  
Kamu İhale Genel Tebliği’nin 17.5.1.3’üncü maddesi uyarınca mahkûmiyet  
kararlarının mesleki faaliyetten kaynaklanıp kaynaklanmadığının idarece araştırılması  
gerektiğinin belirtildiği, ancak şikayet konusu kararda mesleki faaliyet hususunun idare  
tarafından oldukça geniş yorumlandığı, nitekim İslahiye 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin  
kararında alınan cezanın anılan Tebliğ’in aktarılan maddesi kapsamında olmadığı, Nurullah  
Aykut’un suç tarihi veya karar tarihi itibarı ile AYK Yol A.Ş.nin yetkilisi olmadığı gibi  
şirketin ortağı/yönetim kurul üyesi de olmadığı, anılan şahsın İslahiye 1. Asliye Ceza  
Mahkemesi kararından sonra anılan şirkete hissedar ve yönetim kurulu üyesi olduğu, suça  
konu tarihte firmayı temsil yetkisi bulunmadığı, dolayısıyla hakkı olmayan yere hafriyat  
dökme işinin özel ortak AYK Yol A.Ş.nin faaliyetinden kaynaklandığının da  
düşünülemeyeceği, anılan şahsın mahkeme karar tarihinden sonra yetkilisi olduğu AYK Yol  
A.Ş.nin faaliyet alanının oto yollar, kara yolları, şehir içi yollar ve diğer araç ve yaya  
yollarının inşaatına ilişkin olduğu, mahkumiyet kararı verilen hafriyat taşıma ve döküm işi ile  
ilgili herhangi bir faaliyetinin bulunmadığı, mahkumiyet kararı verilen suçun ihale konusu  
işle de bir ilgisinin bulunmadığı, dolayısıyla iş ortaklıkları ve yetkililerinin mesleki  
faaliyetten ötürü hüküm giymediği, ayrıca yargılama konusu olayın ihaleden  
kaynaklanmadığının açık olduğu,  
b) Adli sicil kaydına esas İslahiye 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin ilamı incelendiğinde  
suç tarihinin 07.04.2016 tarihi olduğu, mahkumiyet hükmünün ise 21.02.2018 tarihinde  
kurulduğu, anılan kararın istinaf/temyiz edilmeksizin verildiği tarihte sanık Nurullah  
Aykut’un ve müdafinin yokluğunda verilen kararın istinaf başvurusu üzerine kesinleştiği,  
ihalesi 09.05.2023 tarihinde yapılan başvuruya konu ihalede şirket temsilcisi Nurullah  
Aykut’un kamu ihalelerine katılmasında, teklif sunmasında, sözleşme imzalamasında ve  
yüklenici sıfatına haiz olması hususunda bir yasaklılığının bulunmadığının görülebileceği,  
c) TCK’nın 53’üncü maddesinin gerekçesinde “İşlediği suç dolayısıyla toplumda  
kişiye karşı duyulan güven sarsılmaktadır. Bu nedenle, suçlu kişi özellikle güven ilişkisinin  
varlığını gerekli kılan belli hakların kullanmaktan yoksun bırakılmaktadır. Madde metninde,  
işlediği suç dolayısıyla kişinin hangi hakları kullanmaktan yoksun bırakılacağı belirlenmiştir.”  
ifadesinin yer aldığı, anılan maddenin uygulanması ve getirilmesindeki amacın kişiye karşı  
duyulan güven duygusunun sarsılmasına yönelik olduğu, somut uyuşmazlığa konu mahkeme  
ilamının gerekçesinden anlaşılacağı üzere hükmün 10’uncu fıkrasında “Sanık hakkında tesis  
edilen sonuç cezanın niteliği dikkate alınarak TCK’nın 53/1 ve 51/1’inci madde hükümlerinin  
uygulanmasına yer olmadığına” şeklinde karar verildiği, Nurullah Aykut hakkında belirli  
hakları kullanmaktan yasaklanmasına karar verilmesinin mesleki faaliyetten men edilmesi  
sonucunu doğuracak nitelikte yorumlanması ve uygulanmasının mümkün olmadığı,  
Değerlendirme dışı bırakılma gerekçesinin ancak mevzuatta belirtildiği üzere yargı  
kararıyla “tatili icrasına hükmedilen meslek ve sanatla” sınırlı olmak üzere uygulanabileceği,  
ancak uyuşmazlıkta anılan şahıs hakkında meslek ve sanatla ilgili olarak mesleki faaliyette  
bulunmasının men’ine ilişkin bir karar bulunmadığı, aksi düşüncenin ticari faaliyetin  
tamamıyla yapılmasına engel nitelikte olduğu, hakim kararıyla belirli bir mesleğin icrasının  
yapılmasının engellenmesine ilişkin hüküm olmadığı, kanun koyucunun istemediği sonuçlara  
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2023/055  
: 33  
: 08.11.2023  
: 2023/UY.II-1411  
yol açacak şekilde Tebliğ ile kapsamın genişletilerek işlem tesis edilmesinin hatalı bir işlem  
olduğu, idare tarafından hatalı bir yorumla mesleki faaliyet kapsamında bulunmayan, hakkı  
olmayan yere tecavüz suçundun verilen ilamda hiçbir suretle TCK’nın 53’üncü maddesinin  
uygulanması yönünde bir hüküm bulunmamasına karşın değerlendirme dışı bırakılma  
yönünde karar verilmesinin hak kaybına sebebiyet verdiği,  
Mahkeme kararı incelendiğinde anılan şahıs hakkında mesleki faaliyetinden kaynaklı  
bir hüküm verilmediği, cezaya konu eylemin hakkı olmayan yere tecavüz suçunu  
oluşturduğu, hakkı olmayan yere tecavüz suçu ile korunan hukuki değerin mülkiyet hakkı  
olduğuna tereddüt bulunmadığı, mahkeme ilamına yansıdığı üzere hatalı bir şekilde hafriyat  
alınan yerin malikinin şikayeti üzerine netice itibarıyla para cezası ile mahkumiyete karar  
verilmesinin mesleki faaliyet kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı gibi anılan  
karar ile TCK’nın 53’üncü maddesinin de uygulanmasına yer olmadığına hükmedilmesi  
karşısında tesis olunan teklifin değerlendirme dışı bırakılması, teminatın irat kaydedilmesi ve  
ihalenin iptal edilmesine yönelik kararda usul ve yasaya uygunluk bulunmadığı,  
Yukarıda da bahsedildiği üzere suçun işlendiği tarihte anılan şahsın AYK Yol Yapı  
İnşaat Sanayi Ticaret Anonim Şirketinin temsilcisi olmadığı, bu haliyle AYK Yol Yapı İnşaat  
Sanayi Tic. A.Ş.nin genel müdürü olmadığı bir tarihte işlenmiş olan bir suçtan dolayı suç ve  
cezada şahsilik ilkesi gereğince ortak girişimleri tarafından verilen teminatın irat  
kaydedilmesinin de hatalı bir işlem olduğu, Ticaret Sicil Gazetesi’nden yetki ile ilgili olarak  
araştırma yapıldığında ilgili hususun görülebileceği,  
d) Anılan Kanun’un 10’uncu maddesinde verilen yetkinin bahsi geçen Tebliğ ile  
kapsamının genişletilerek uygulandığı, Tebliğ’in 17.5.2.1’inci maddesinin Kanun’un 10’uncu  
maddesine aykırı olduğu, Kanun’da ihale tarihinden geriye dönük olarak 5 yıllık sürenin  
hükmün kesinleştiği tarihten itibaren başlayacağına yönelik açık bir hüküm bulunmadığı,  
ikincil hukuk normlarının üst hukuk normlarına aykırı olmasının düşünülemeyeceği,  
dolayısıyla Kanun’da 5 yıllık sürenin ihale tarihinden geriye dönük olarak 5 yıllık süre olarak  
uygulanabileceği düzenlemesi ile anlaşılması gereken hususun suçun işlendiği tarih veyahut  
kararın verildiği tarih olması ve uygulamanın da bu yönde yapılması gerektiği, aksi  
düşüncenin istinaf, temyiz kanun yollarına başvurulması sürecinde ilgililer hakkında verilen  
kararın akıbetinin yargı organlarınca verilecek kararların kesinleşmesi tarihine bırakılması  
halinde hem bir belirsizlik yaşanacağı hem de bu belirsizlik ve öngörülemezliğin kuruluş  
amaçları ticari faaliyette bulunmak olan şirketler açısından hak kayıplarına sebebiyet  
vereceği,  
e) İdarenin şikâyete cevap dilekçesinde ve komisyon kararında sürekli olarak Danıştay  
13. Dairesi’nin 2021/1404 E. sayılı kararından bahsettiği, ancak anılan kararın işbu  
uyuşmazlık ile yakın veya uzak bir bağlantısının olmadığı, söz konusu karar incelendiğinde  
ortada mevcut bir iş kazası bulunduğu, iş kazasının ise inşaat mahallinde olduğu, tedbirsizlik  
ve dikkatsizlik sebebiyle yaşanan iş kazasında yüklenicinin kusurunun bulunduğunun  
görülebileceği, hem işin yapıldığı yerde hem de yükleniciden kaynaklanan sebeplerle  
yaşandığı açık olan ve TCK’nın 53’üncü maddesinin uygulandığı durumda yüklenicinin  
faaliyette bulunmasının engellendiği dikkate alındığında söz konusu kararın iş bu uyuşmazlık  
ile örtüşmediği ve emsal niteliğe haiz bulunmadığı,  
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2023/055  
: 33  
: 08.11.2023  
: 2023/UY.II-1411  
Nurullah Aykut ile ilgili mahkeme kararına konu eylem incelendiğinde, söz konusu  
olayın inşaat mahallinde olmadığı, yükleniciye teslim edilen ve işin yapıldığı saha içerisinde  
kalmadığı, ortada mesleki faaliyetten kaynaklı bir cezanın bulunmadığı, TCK’nın 53’üncü  
maddesinin uygulanmadığı, suçun nev’i, ağırlığı itibariyle tesis edilen işbu işlemin ölçüsüz  
kaldığı, Tebliğ hükmünün ise kanuna aykırı olduğu, idarenin emsal niteliğe haiz olduğunu  
ileri sürdüğü olay ile uyuşmazlık konusu arasında benzerlik bulunmadığı iddialarına yer  
verilmiştir.  
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “İhalelere Yönelik Başvurular” başlıklı 54’üncü  
maddesinin birinci fıkrasında “İhale sürecindeki hukuka aykırı işlem veya eylemler nedeniyle  
bir hak kaybına veya zarara uğradığını veya zarara uğramasının muhtemel olduğunu iddia  
eden aday veya istekli ile istekli olabilecekler, bu Kanunda belirtilen şekil ve usul kurallarına  
uygun olmak şartıyla şikâyet ve itirazen şikâyet başvurusunda bulunabilirler.hükmü,  
Anılan maddenin onbirinci fıkrasının (c) bendinde “Başvurular üzerine ihaleyi yapan  
idare veya Kurum tarafından gerekçeli olarak; Başvurunun süre, usul ve şekil kurallarına  
uygun olmaması, usulüne uygun olarak sözleşme imzalanmış olması veya şikâyete konu  
işlemlerde hukuka aykırılığın tespit edilememesi veya itirazen şikâyet başvurusuna konu  
hususun Kurumun görev alanında bulunmaması hallerinde başvurunun reddine karar verilir.”  
hükmü,  
Aynı Kanun’un “Yargısal İnceleme” başlıklı 57’nci maddesinde “Şikâyetler ile ilgili  
Kurum tarafından verilen nihai kararlar Türkiye Cumhuriyeti Mahkemelerinde dava konusu  
edilebilir ve bu davalar öncelikle görülür.hükmü,  
İhalelere Yönelik Başvurular Hakkında Yönetmelik’in “Başvuruların şekil unsurları”  
başlıklı 8’inci maddesinin beşinci fıkrasında “İtirazen şikayet dilekçelerine, başvuruda  
bulunmaya yetkili olunduğuna dair belgeler ile imza beyannamesinin aslı veya yetkili  
mercilerce onaylı örneklerinin, varsa şikayete idarece verilen cevabın bir örneği ile başvuru  
bedelinin, teminat alınan hallerde başvuru teminatının Kurum hesaplarına yatırıldığına dair  
belgenin eklenmesi zorunludur. hükmü,  
Aynı Yönetmelik’in “Ön inceleme konuları ve ön inceleme üzerine yapılacak  
işlemler” başlıklı 16’ncı maddesinde “(1) Başvurular öncelikle;  
a) Başvuru konusunun Kurumun görev alanında bulunup bulunmadığı,  
ç) Başvuru sahibinin, varsa vekil ya da temsilcisinin; adı, soyadı, unvanı, adresi,  
imzası ile başvuruda bulunmaya yetkili olunduğuna dair belgelerin ve imza beyannamesinin  
aslı veya yetkili mercilerce onaylı örneğinin bulunup bulunmadığı,  
ğ) Başvuru bedelinin, teminat alınacak hallerde ise başvuru teminatının yatırılıp  
yatırılmadığı,  
yönlerinden sırasıyla incelenir.  
(4) Yapılan ön inceleme sonucunda, bir aykırılığın tespit edilmesi halinde bu hususa  
ilişkin ön inceleme raporu düzenlenir.hükmü,  
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2023/055  
: 33  
: 08.11.2023  
: 2023/UY.II-1411  
İhalelere Yönelik Başvurular Hakkında Tebliğ’in “Kurul kararlarına karşı başvuru”  
başlıklı 17’nci maddesinde “4734 sayılı Kanunun 57 nci maddesi uyarınca Kurul kararları  
idare yargı mercilerinde dava konusu edilebileceğinden, hak kaybına uğranılmaması  
bakımından Kurul kararının yeniden incelenmesi talebiyle Kuruma başvuruda bulunulmaması  
önem arz etmektedir.açıklaması yer almaktadır.  
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümleri uyarınca, itirazen şikâyet başvurusu üzerine  
Kamu İhale Kurulunca verilen nihai kararlara karşı itiraz, ancak dava açılması suretiyle  
yapılabilecektir. Herhangi bir sebeple Kurul kararlarına karşı itiraz niteliğindeki başvuruların  
Kurumca incelenmesi ve Kurulca karara bağlanan hususları değiştiren veya onayan nitelikte  
yeni bir Kurul kararı alınması mümkün olmadığından, Kurul kararına itiraz niteliği taşıyan  
iddialara ilişkin olarak anılan kamu ihale mevzuatı çerçevesinde Kurum tarafından yapılacak  
bir işlem bulunmadığı anlaşılmaktadır.  
Başvuru sahibi Mabeyn İnşaat Emlak Tekstil Otomotiv Sanayi ve Tic. Ltd. Şti.- Ayk  
Yol Yapı İnşaat Sanayi Ticaret A.Ş. İş Ortaklığı tarafından 23.06.2023 tarih ve 97970 sayı ile  
Kurum kayıtlarına alınan 23.06.2023 tarihli dilekçe ile itirazen şikâyet başvurusunda  
bulunulduğu ve anılan istekli tarafından itirazen şikayet başvurusunun neticesi  
beklenmeksizin aynı iddialarla 05.07.2023 tarihinde Kocaeli 1. İdare Mahkemesi nezdinde  
dava açıldığı, buna müteakip bahse konu itirazen şikayet başvurusuna ilişkin olarak alınan  
19.07.2023 tarih ve 2023/UY.II-1026 sayılı Kurul kararı ile itirazen şikayet başvurusunun  
reddedildiği, sonrasında ilgili mahkeme tarafından alınan 29.09.2023 tarih ve E:2023/898,  
K:2023/1344 sayılı kararda “…Uyuşmazlıkta davacı iş ortaklığı/şirketler tarafından…yapılan  
şikayet başvurusunun reddi üzerine Kamu İhale Kurumu’na itirazen şikayet başvurusunda  
bulunması ve Kamu İhale Kurulu tarafından verilen nihai kararın dava konusu edilmesi  
gerekirken, davalı idareye yaptığı şikayet başvurusunun reddi üzerine itirazen şikayet  
başvurusunun neticesi beklenmeksizin doğrudan Mahkememiz nezdinde açılan davada dava  
dilekçesi ve eklerinin Kamu İhale Kurumu’na tevdi edilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır…”  
ifadelerine yer verilerek dava dilekçesi ve eklerinin 26.10.2023 tarihinde Kuruma tevdi  
edildiği görülmüştür.  
Yapılan değerlendirmede; Kocaeli 1. İdare Mahkemesi tarafından 26.10.2023 tarihinde  
Kuruma tevdi edilen dilekçede yer alan hususların anılan istekli tarafından 23.06.2023  
tarihinde Kuruma yapılan itirazen şikayet başvurusuna konu edildiği, Kurul tarafından bahse  
konu itirazen şikâyet başvurusunun reddi yönünde 19.07.2023 tarih ve 2023/UY.II-1026 sayılı  
kararın alındığı, dolayısıyla ilgili mahkeme tarafından Kuruma tevdi edilen dilekçenin anılan  
Kurul kararına itiraz niteliği taşıdığı ve Kurumun görev alanında bulunmadığı anlaşılmıştır.  
Ayrıca itirazen şikayet dilekçesini imzalayan kişiye ait başvuruda bulunmaya yetkili  
olduğuna dair belgelerin aslı veya yetkili mercilerce onaylı örneğinin bulunmadığı ve 4734  
sayılı Kanun’un 53’üncü maddesinin (j) bendinin (2) numaralı alt bendi uyarınca itirazen  
şikâyette bulunanlarca yatırılması zorunlu olan başvuru bedelinin Kurum hesaplarına  
yatırılmadığı görülmüştür.  
Bu itibarla, 4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi  
gereğince başvurunun görev yönünden reddedilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.  
KAMU İHALE KURULU KARARI  
Toplantı No  
Gündem No  
Karar Tarihi  
Karar No  
: 2023/055  
: 33  
: 08.11.2023  
: 2023/UY.II-1411  
Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın  
tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare  
Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,  
Başvurunun reddine,  
Oybirliği ile karar verildi.